6 Mayıs 1954’ten önce hiç kimse 1 mili (1.6 km) 4 dakikanın altında koşmayı başaramamıştı ve çoğu kimse bunun imkansız olduğunu düşünüyordu. Bir çok sözde uzman da bu mesafeyi bu kadar kısa sürede koşmanın insan vücudunun potansiyelinin ötesinde olduğunu iddia ediyordu. Hatta sınırlarını zorlayıp bunu deneyecek insanların ciğerlerinin patlayacağını ve ciddi ölüm tehlikesiyle karşı karşıya olduklarını söylüyorlardı.


Çok uzun yıllar bu genel görüş herkesçe kabul gördü. Resmi kayıtlara göre 1880 yılından itibaren bir çok dünya çapında atlet bu rekoru kırmayı denedi ve başarısız oldu. Uzmanlar bu rekorun kırılabilse dahi mükemmel hava şartlarında, yaklaşık 20 derecede, vücudu rahatsız etmeyen bir eşofmanla, muazzam bir kalabalığın coşkusuyla gerçekleştirilebileceğini söylüyorlardı.


Ama…


6 Mayıs 1954 tarihinde, Rodger Bannister adında genç bir atlet, soğuk bir havada, ıslak bir eşofmanla ve gösterişsiz bir kalabalığın önünde bir mili 3 dakika 59 saniyede koşarak bu rekoru kıran ilk insan oldu.


Rodger bu rekoru kırdığında en azılı rakipleri bile derin bir nefes almıştı çünkü ‘Sonunda birisi başarmıştı!’.


Ve bu tarihten tam 46 gün sonra John Landy adında başka bir atlet bir mili 3 dakika 58 saniyede koşarak rekoru Rodger’dan aldı. Ama bu da uzun sürmedi. 1 yıl sonra 3 atlet ‘aynı yarış içinde’ 4 dakika bariyerini geçmeyi başardı.


Günümüzde bu 4 dakikalık psikolojik bariyeri yaklaşık 1600 kişi geçti ve rekor 17 saniye geliştirilerek 3 dakika 43 saniye oldu.


Rodger sadece bir rekor kırmamıştı, aynı zamanda da insanların kafasındaki psikolojik bariyeri yıkmış ve inanmalarını sağlamıştı. Engel aslında dışarda değil insanların kafasının içindeydi!


2012’ye ilk fotoğraftaki gibi nasıl bir mesajla girdiysem 2020’ye de (yorgun gözlerle de olsa) aynı mesajla giriyorum.


İNAN…


Yapmaktan korktuğun şeyi yapabileceğine, mutlu olabileceğine, fark yaratabileceğine inan. İnanmaktan hiç vazgeçmeyeceğin unutulmaz bir yıl olsun…